Parmağın Kaydığı Yerde Zihin Nereye Gidiyor?
Sabah gözümüzü açtığımızda elimizin telefona gitmesi, gün içinde boş bulduğumuz anlarda parmağımızı ekran boyunca yukarı kaydırmamız… Bunların arkasında yalnızca alışkanlık değil; bilinçli tasarlanmış bir sistem var: sonsuz kaydırma. Peki bu basit gibi görünen etkileşim, neden bizi yorgun ve dağınık hissettiriyor?
1. Sonsuz Kaydırma Nedir?
Sonsuz kaydırma, kullanıcı ekranı aşağı kaydırdıkça içeriklerin otomatik olarak yenilenmesi sistemidir. Sosyal medya akışlarında, haber sitelerinde ve video platformlarında yaygın olarak kullanılır.
| Platform Örneği | Sonsuz Kaydırma Kullanımı |
|---|---|
| Instagram, TikTok | Bitmeyen içerik akışı |
| Twitter/X, Threads | Sürekli yenilenen gönderiler |
| YouTube, Reels | Önerilen videoların sınırsız devamı |
| Haber uygulamaları | Sonsuz makale sıralaması |
Bu tasarım, “bir tane daha” dürtüsünü sürekli tetikler.
2. Neden Zihni Yoruyor?
– Dikkat bölünüyor: İçerikler hızlı tüketildiği için beyin sürekli geçiş yapmak zorunda kalıyor.
– Karar yorgunluğu artıyor: Her içerik, dikkat edip etmeme kararı gerektiriyor.
– Odak süresi kısalıyor: Zihin, derin düşünmeye fırsat bulamıyor.
– Bağlantı kurma zayıflıyor: Bilgiler yüzeysel ve dağınık kalıyor, hafızaya yerleşmiyor.
Bu süreçlerin tümü zihinsel tükenmişliğe zemin hazırlar.
3. Sonsuz Kaydırmanın Psikolojik Etkileri
- Dikkat dağınıklığı
- Tükenmişlik hissi
- Zaman yönetimi sorunları
- Sosyal kıyas ve tatminsizlik
- Bilgi obezitesi
Bunlar kısa vadede fark edilmese de uzun vadede zihinsel performansı olumsuz etkiler.

4. Ne Yapmalı? Zihinsel Temizlik Önerileri
🔹 Zaman sınırlayıcı uygulamalar kullanın
🔹 Akış tasarımına karşı bilinçli olun
🔹 Okuma alışkanlığına dönüş yapın
🔹 Bildirimleri kısıtlayın
🔹 Gerçek dünyayla bağlantınızı artırın
🔹 Yavaş içerikleri tercih edin (makaleler, belgeseller, kitaplar)
Zihinsel sağlığın korunması için sadece bilgiye erişim değil, erişim biçimi de önemlidir.
Sonuç: Daha Fazlası Her Zaman Daha İyi Değildir
Sonsuz kaydırma, modern dijital yaşamın görünmeyen tuzaklarından biridir. Algoritmalar dikkat çekmek için yarışırken, biz fark etmeden zihinsel enerjimizi kaybediyoruz. Az ama derin içeriklere yönelmek, ekranla değil; kendimizle daha sağlıklı bir ilişki kurmamızı sağlar.









